Haşdi Şabi Yasasının Onaylanması Halkın İsteğiydi/ Suriye Ve Irak’ta Teröristlerin İlişkileri Tamamen Kesildi

Tesnim Haber Ajansı - Haşdi Şabi Seyyid ‘üş Şüheda Tugayları Basın Sözcüsü Hasan Abdülhadi Tesnim Habere verdiği röportajda Irak Parlamentosunda Haşdi Şabi yasasının onaylanmasına değinerek şunları söyledi: “Haşdi Şabi askerlerinin halk ve ülke için yaptıkları büyük fedakarlıklar nedeniyle Haşdi Şabi yasası halkın bir isteğiydi. Onaylanan yasa her ne kadar eksik olsa ve tam anlamıyla Haşdi Şabi’ye layık olmasa da bu kadarı bile hiç olmamasından iyidir.

Onaylanan kanunun eksiklikleri bulunmaktadır ve Haşdi Şabi’nin bütün ihtiyaçlarını tamamen karşılamamaktadır. Bu gençler kanlarıyla Irak’ın heybetini yeniden ihya etmişlerdir ve onlar için yapılan her şey, bu kuvvetlerin yaptıkları karşısında azdır. Bildiğiniz üzere Ayetullah Sistani’nin cihat fetvası ve İran İslam Cumhuriyeti ve Hizbullah’ın askeri danışmanlıklarıyla Haşdi Şabi kurulana kadar ordu ve güvenlik güçleri çok uygun şartlarda değildi. Bugün Haşdi Şabi sayesinde düşmanlar bir eylemde bulunmadan önce sonuçlarını düşünüyorlar.

Haşdi Şabi’nin mali olarak desteğe ihtiyacı vardır ve Haşdi Şabi şehitlerinin ailelerine yardım edilmelidir. Bu yüzden de Haşdi Şabi yasası tamamlanmalıdır.”

Iraklı bu komutan Haşdi Şabi yasasına karşı çıkanlara da değinerek şu ifadelerde bulundu: “Bazı parlamento üyeleri ve Türkiye, Körfez Arap ülkeleri ve Amerika tarafından desteklenen Irak’ın siyasi yüzleri kesinlikle Haşdi Şabi yasasının onaylanmasını kabul etmiyor ve bu kuvvetleri aynı İran İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları gibi görüyorlar. Oysa biz bu durumu tamamen normal karşılıyoruz.

Köfez ülkelerine bağlı politikacılar Haşdi Şabi’nin Irak topraklarını, canını ve namusunu ve aynı zamanda ülke güvenliğini savunduğunu beyan edemiyorlar. Ne zaman Irak halkı ülkelerinde toprak bütünlüğünün korunması için ayaklansalar, bu siyasilerden itiraz sesleri yükseliyor ama IŞİD Irak’a girdiğinde ve birçok cinayet işlediğinde onlardan hiçbir itiraz sesi duyulmadı.

Allah’ın yardımı ile Haşdi Şabi yasası Irak’ı ve Irak halkını bölmeye çalışan yabancı ülkelere bağlı bazı politikacıların bütün muhalefetlerine rağmen düzenlendi ve onaylandı.”

Hasan Abdülhadi Haşdi Şabi’nin Musul’daki operasyonlarına değinerek şu açıklamalarda bulundu: “Haşdi Şabi’nin Musul’un güneybatısındaki operasyonları hızla devam etmektedir ve yaklaşık olarak Suriye ve Irak’ta bulunan teröristlerin yardım kanallarının tam anlamıyla kesildiği söylenebilir. Haşdi Şabi, Telafer şehrini tamamen kurtararak Musul’u kurtarma operasyonlarındaki görevini tam olarak yerine getirmiş ve tamamlamıştır. Şu an kuvvetlerimiz görevlerinin yüzde 90’dan fazlasını tamamlamış durumdadır.”

Hükümetin talebi halinde Haşdi Şabi kuvvetlerinin Musul’a girme ihtimali

Seyyid’üş Şüheda Tugayları Basın Sözcüsü, Haşdi Şabi kuvvetlerinin Musul’a girme ihtimali bulunduğu yönündeki haberlere değinerek şunları söyledi: “Haşdi Şabi kuvvetlerinin görevinin tamamlanmasının ardından Irak Hükümetinin bizim kuvvetlerimizden Musul’un sağ tarafından şehre girmesini isteyebilir ve bu konu hükümetin karar alma merkezlerinden sızdırılmış bir haberdir. Diğer operasyon merkezlerinde Ordu kuvvetleri ve Federal Polis hızla ilerlemekte ve her gün çok geniş alanları teröristlerden temizlemektedir.

Musul’un kurtarılması ordu ve Haşdi Şabi kuvvetleri için zor bir iş değildir ama savaş alanında çok sayıda sivilin bulunması saldırı kuvvetlerinin hareketlerini yavaşlatmaktadır. Bizim amacımız Musul halkını ve Musul şehrini en az kayıpla kurtarmaktır.”

Hasan Abdülhadi konuşmasının başka bir bölümünde Haşdi Şabi’yi cani ve insanların mallarını yağmalayan bir grup olarak göstermeye çalışılan olumsuz propagandalara değinerek şunları söyledi: “IŞİD, Musul ve etrafındaki köylerin kontrolünü elinde bulundurduğunda, halkı Haşdi Şabi kuvvetlerinden korkutmaya çalıştı ama Haşdi Şabi ve güvenlik güçlerinin Musul ve etrafındaki köylere girmesiyle birlikte halk olayın IŞİD’in iddia ettiği gibi olmadığını anladı.”

Hasan Abdülhadi son olarak şu ifadelerde bulundu: “Geçtiğimiz günlerde Ayetullah Sistani ve İmam Hüseyin türbesinden Musul halkı için birçok yardım gönderildi hatta, evlatlarının kanı Musul, Tikrit ve El-Anbar’da dökülen ülkenin güneyindeki halk geçmişlerini unutarak ve evlatlarının kanlarının dökülmesinden dolayı çektikleri acıları bir kenara bırakarak Musul halkı için yardım gönderdiler.”