Katar’la Savaş Çanları Duyuluyor Ve Büyük Bir Olay Yolda


Katar’la Savaş Çanları Duyuluyor Ve Büyük Bir Olay Yolda

Arap dünyasının uzman yazarlarından Abdel Bari Atvan, Körfez Arap ülkeleri arasında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdiği son analizinde, savaş çanlarının duyulduğunu, büyük bir olayın yolda olduğunu ve aynı zamanda Ramazan Bayramından önce karadan, denizden ve havadan Katar’a saldırı düzenlenebileceğini yazdı.

Tesnim Haber Ajansı - Arap Dünyasının uzaman yazarlarından Abdel Bari Atvan, Rey El-Yevm Gazetesindeki yazısında, Katar ve bazı Körfez Arap ülkeleri arasında yaşanan gerginliklere değindi.

Atvan yazısında şu ifadelerde bulundu: ‘İki gün önce bir taraftan Katar arasında ve diğer taraftan Körfez ülkeleri arasında savaşın başladığını açıkladığımızda abartılı bir ifadede bulunmadık. Ramazan ayının onuncu gününe uyandığımızda, Katar ile diplomatik ilişkilerin kesilmesi, sınırların kapatılması, bütün uçuşların durdurulması ve Katar vatandaşlarının kovulması gibi beklenmedik olaylara şahit olduk ve sadece savaş uçaklarının Katar Emirinin sarayını bombalaması, tankların Katar’ı işgal etmek için hareket etmesi ve bu ülke için yeni bir emir seçmesi kaldı.

Şu an Katar’ı ekonomik, toplumsal ve siyasi olarak bastırma operasyonları yapılmaktadır

Şu an cereyan eden olay, Katar hükümetini toplumsal, siyasi ve ekonomik olarak bastırma ve bu ülkeyi Arap dünyasından ve uluslararası toplumdan ayırma operasyonlarıdır ve bu ülkeye karşı ekonomik ve diplomatik savaş açıklamasında bulunulması da son aşamada olunduğunu göstermekte ve askeri bir savaş niteliği taşımaktadır.

Katar Hükümeti, Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Bahreyn olmak üzere bu dört düşmanını, görüşlerini bu ülkeye dayatmakla suçladı ve buradaki sorun, önümüzdeki saatlerde ve günlerde koalisyonların planında bir değişikliğe şahit olmadığımız sürece, Katar’ın ülkesini dört taraftan tehdit eden bu Tsunami karşısında kendisini yalnız hissetmesidir.

Bu eylemler iyi ve bilinçli bir şekilde değerlendirildiğinde, bu olayların haftalar hatta ayalar önce hazırlandığı ve Amerika Başkanı Donald Trump’ın da Riyad’a gerçekleştirdiği ziyarette 460 milyar dolar alarak bu eylemin bedelini ödediği görülebilir.

Amerika Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un, Körfez ülkelerinden birliklerini korumalarını ve ihtilafları çözme doğrultusunda adım atmalarını istediği dün yayınladığı bildiri, Amerika’nın bu senaryoyu desteklediğinin ve bu senaryoya yeşil ışık yaktığının habercisidir.

Bu bildiride dört ülkenin Katar’a karşı gerçekleştirdiği eylem öylesine desteklenmiştir ki, bu durum bize, Amerika’nın 1989 yıllarında Irak Büyükelçisi olan April Glaspie tarafından, sonrasında Irak’ın Kuveyt’e karadan saldırması için ortam sağlayan, Saddam Hüseyin ile yaptığı anlaşmayı hatırlatmaktadır.

Savaş çanları duyuluyor ve büyük bir olay yolda

Şartların mevcut haliyle kalması ve bu dört ülkenin tepkilerinin Katar ile ilişkileri kesme, Katarlı vatandaşları bu ülkelerden kovma ve sınırları kapatma gibi eylemlerle durması beklenmiyor. Arabistan’ın El-Arabiya ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin Sky News kanallarına bakanlar, savaş çanlarının sesinin işitildiğini göreceklerdir ve artık herkes, büyük bir olayın yolda olduğu konusunda emindir.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fettah Sisi’ye çok yakın isimlerden olan Mısır Parlamento üyesi Seyyid Mustafa El-Kübra, El-Arabiya kanalında yakın bir savaştan ve askeri kuvvet ile Katar’da rejim değişikliğinden bahsetti ve şu ifadelerde bulundu: ‘Daha önce de bu adımın atılması gerektiğinden bahsetmiştim. Çünkü Katar, Sina, Suriye ve Libya’daki terörist grupları desteklemekte ve El-Kaide ve IŞİD gibi radikal gruplara mali destek sağlamaktadır.’

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Mustafa Al-Sarraj’ın da Katar’a muhalif koalisyona katıldığını açıklaması şaşırtıcı bir durum olmadı. Yemen ‘in istifa eden Cumhurbaşkanı Abd Rabbuh Mansur Hadi de Katar ile ilişkilerini kestiğini açıkladı. Bu ülkeler George Bush’un meşhur, “Bizimle olmayan bize karşıdır” görüşünü takip etmektedir. Trump’ın Riyad toplantısındaki konuşmasına katılmaları için 56 ülkenin temsilcisini ve liderini Arabistan’a davet eden Suudi Arabistan da özellikle Ürdün, Fas, Sudan ve Tunus olmak üzere bütün ülkelerden benzer bir yol izlemelerini ve Katar’a karşı baskıları arttırma ve bu ülkedeki rejimi değiştirme operasyonlarına katılmalarını istedi.

Özellikle Arabistan olmak üzere, Katar’ın düşmanlarına göre, bu ülke büyük kardeşi karşısında bağımsız bir politika benimsedi, İran karşısında daha açık bir politika sergiledi, İhavan-ı Müslimin ve onun Libya, Mısır, Yemen, Gazze Şeridi ve Türkiye’deki kollarını destekledi ve o büyük servetini bu yolda kullandı. (Katar’ın yıllık petrol ve gaz satışından elde ettiği gelir 86 milyar dolara ulaşmaktadır.) Ama Katar yetkilileri, Amerika’nın Katar’daki El-Aydid üssünün artık bu ülkedeki askeri müdahalelere engel olmayacağı konusuna çok şaşırdı.

Katar’a saldırı ve işgalde bulunulabilir

Amerika’nın iş birliği, Türkiye’nin sessizliği ve diğer ülkelerinin göz yumması gölgesinde, Katar’a saldırı ve işgalde bulunulması uzak bir ihtimal gibi görünmüyor. Bu dört ülke, Katar’ın mevcut Emirinin dedesi Şeyh Halife Bin Hamad’ı oğlu Şeyh Hamad’ın beyaz darbesi yoluyla yeniden iktidara getirmek için askeri bir müdahaleyi tecrübe etmiş ve işgalci kuvvetler 1996 yılında Katar topraklarına girmiştir ama bu müdahaleyi Amerika’nın vetosu ve El-Aydid Üssü başarısız kılmıştır ve buradan da Amerika’nın yaşanan mevcut olaylara yeşil ışık yaktığı anlaşılabilir. Abu Dabi Veliahtı Muhammed Bin Zayid ve Arabistan Veliaht Yardımcısı Muhammed Bin Salman Washington’a ziyaretlerinde bu konuyu koordine etmiş olabilirler.

Katar’ın mevcut rejimini değiştirme hazırlıkları yapılıyor ve Mısır medyası, Suud Bin Nasır Al-i Sani’yi, Katar’ın mevcut Emirine alternatif olarak gösteriyor. Mısır, Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, Suud Bin Nasır’ı 1971 yılında Katar’ın bağımsızlığından sonra bu ülkenin ilk emiri olan ve Tahran ziyareti sırasında Katar’ın mevcut emirinin dedesi tarafından yapılan beyaz darbe ile devrilen Şeyh Ahmed Bin Ali’nin şer-i varisi olarak görüyor.

Ramazan Bayramından önce Katar’a karadan, denizden ve havadan saldırıda bulunulabilir

Pazartesi sabahı Katar ile ilişkilerin kesildiği haberine şaşırdığımız gibi, Ramazan Bayramından önce de Ramazan ayının bir sabahına, Katar’a karadan, denizden ve havadan saldırı düzenlendiği ve ülkenin mevcut emirinin devrildiği haberiyle uyanmamız uzak bir ihtimal değil.

Bu eylem karşısında kim duracaktır? Birleşmiş Milletler mi? Sessiz olan Türkiye mi? İran mı? Acaba birkaç gün önce Katar emirinin ziyarette bulunduğu ve bu ülke ile gizli ve açık anlaşmalar imzaladığı Rusya bu konuda bir adım atacak mı?

Bazıları Katar’ın güçlü müttefiklerinden olan bu tarafların tamamı, yüzlerini başka bir tarafa çevirmiş ya da kafalarını kuma gömmüşlerdir ve bu konuda bir şey bilmek istemiyorlar. Çünkü en azından şimdiye kadar bir müdahalede bulunmak istemediler.

Öyle görünüyor ki, Katar’ın rolü sona eriyor ve belki de bu rol sona ermiş bile olabilir, Allah bilir.’

En Önemli Röportaj Haberler
En Çok Okunan Haberler