Yeni Türkiye-İsrail Anlaşması İle İlgili Gelişmeler


Yeni Türkiye-İsrail Anlaşması İle İlgili Gelişmeler

Türkiye ile Siyonist Yahudi lobisi arasında sağlanan yeni anlaşmasının sonuçlarından korkan Erdoğan’ın ekibi paniğe kapıldı. Ardından anlaşmaya imza atan kurum hemen pişmanlığını dile getirerek anlaşmadan çekildi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın New York ziyaretiyle eş zamanlı olarak, Türkiye ile Siyonist Rejim arasında sağlanan mutabakatın ardından çıkan olaylar Türk Dışişleri Bakanlığı'nı zor bir durumda soktu.

Son günlerde, "Gül", "Babacan" ve "Davutoğlu"ya yakınlığıyla bilinen Karar gazetesi, Türk Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın Siyonist bir yetkili ile birlikte çektirdiği fotoğrafla New York’taki anlaşmayı ortaya çıkardı.

Karar gazetesi bu skandalı gündeme getirdikten sonra Türkiye’deki İslamcı akımları harekete geçerek Erdoğan ve Çavuşoğlu’nu alaycı ve sert eleştirilerle köşeye sıkıştırdılar.

Türkiye ile Siyonist Yahudi lobisi arasındaki yeni anlaşmasının sonuçlarından korkan Erdoğan’ın ekibi paniğe kapıldı ve anlaşmaya imza atan kurum hemen pişmanlığını dile getirerek geri adım attı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından The Manhattan Center’da düzenlenen "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" konferansına katılmıştı. 

Toplantının ardından DEVA Partisi Kurucu Üyesi Metin Gürcan, Twitter hesabından, "Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi” "Ortadoks Yahudi Ticaret Odası" ile ortak yayınlanan deklerasyonu paylaşarak konuyu gündeme getirdi. Gürcan, Twitter mesajında "Bugün imzalandı. 'Filistin davası' sizlere ömür!” dedi.

Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nin anlaşmadan çekildiğine göre Ulusal Gazete ve Karar gibi gazeteler şu soruyu gündeme getirdi: Bu anlaşmanın hükümetle bir ilgisi yoksa, bakan yardımcısını toplantıya kim gönderdi?

Erdoğan'ın Kuzeni ve Bakan Yardımcısı

Türk politikacı ve akademisyen Halil Mutlu, Türk-Amerikan Ulusal Stratejik Komitesi (TASC) adlı bir kurumun eş başkanıdır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 76. Genel Kurulu'na katılmak üzere bulunduğu New York'ta TASC tarafından ağırlandı. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan kuzeni  Halil Mutlu ile fotoğraf çektirdi.

Türk-Amerikan Ulusal Stratejik Komitesi toplantısında Erdoğan, TASC üyelerini Amerikalı yatırımcıları ülyeye çekmek ve Ankara ile Washington arasındaki ticari ilişkileri güçlendirmek için daha fazla çaba göstermeye çağırdı. Ancak o günlerde kurumun Siyonistlerle hükümleri ve taahhütleri Dışişleri Bakanlığı düzeyinde olan bir metin imzalayacağını kimse düşünmüyordu.

Basit bir değerlendirme, Türk-Amerikan Ulusal Stratejik Komitesi ile Ortadoks Yahudi Ticaret Odası arasındaki mutabakatın Abraham Anlaşması metnine tam olarak uygun olduğunu göstermektedir.

TASC, 19 Eylül'de Ortadoks Yahudi Ticaret Odası ile bir deklarasyon yayınladı. Deklarasyonu gösteren fotoğrafta TASC'ın etkinliğine katılan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, TASC Eş Başkanı Günay Evinç ve Ortodoks Yahudi Ticaret Odası Başkanı Duvi Honig ile beraber, TASC ile OJC'nin anlaştığı deklarasyonu tutarak poz verdi.

Deklarasyonda TASC Eş Başkanları Günay Evinç ve Halil Mutlu ile Ortadoks Yahudi Ticaret Odası Başkanı Duvi Honig imzası bulunuyor.

Deklerasyon'un bazı maddeleri şöyle:

1. Kültürel, dini, eğitimsel ve sosyal alışverişi geliştirmek için tasarlanmış programlarla ilgili miras topluluklarımız arasındaki ilişkileri güçlendirmek.

2. Ön yargı ve nefretin her türlüsüne, antisemitizme, islamofobia ve Türk düşmanlığına karşıdır. Hoşgörünün ötesinde karşılıklı takdir ve saygıya dayalı insandan insana ilişkiler kurun.

3. ABD, İsrail ve Türkiye arasındaki ticareti ve iş ilişkilerini teşvik etmek gerekir.

4. İsrail ve Türkiye'yi hedef alan çeşitli yaptırımlara karşı çıkın, çünkü BDS* aşırılığı cesaretlendiriyor ve BDS* temsil ettiğini iddia ettiği insanlara zarar veriyor.
5. Abraham Anlaşması gibi girişimlerle bölgede barışı, refahı ve güvenliği artırmak. 
6. Amerika'yı, İsrail'i ve Türkiye'yi hedef alan her türlü radikalizm, şiddet içeren aşırıcılık ve terörizmin her türlüsüne karşı çıkın.”

Not: *Boykot, Tecrit ve Yaptırımlar Hareketi

Türk muhafazakârlar ülkenin dışişleri bakanlığının ikiyüzlü davrandığına inanıyor ve geçen yıl Abraham Anlaşmasını Filistin davasına ihanet olarak değerlendiren bakanlığın bu yıl anlaşmayı normal karşılayarak kabul ettiğini söylüyor.

Anlaşmadan Geri Çekilme Ve Özür Açıklaması

Tepkilern üzerine resmi hesabından bir açıklama yayımlayan TASC, şu sözlerle deklarasyondan çekildiğini açıkladı: "Uygun bir konsensüs olmaması nedeniyle, TASC, Ortak TASC-OJC Deklarasyonu'ndan çekilmektedir. Barış, refah ve güvenlik için tüm ilgili taraflarla daha fazla diyalog için sabırsızlanıyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kuzeni Dr. Halil Mutlu'nun eş başkanlığını yaptığı Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC), Ortodoks Yahudi Ticaret Odası ile yayınladığı deklarasyon için Dışişleri'nden özür diledi. 

Gerçek şu ki, Halil Mutlu'nun Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Salim Kran'dan özür açıklaması biraz gülünç ve tuhaftır.

TASC tarafından Türkçe ve İngilizce yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi: "Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran'ın Birleşmiş Milletler Genel Kurul haftası sırasında Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi TASC'ın düzenlediği yıllık faaliyetin konukları ve organizatörleriyle, faaliyet devam ederken kendilerinin talepleri üzerine fotoğraf çektirme nezaketi gösterdi. Yahudi Ticaret Odası Başkanı Duvi Honig ve TASC Eşbaşkanı Günay Evinch bu sırada önceden planlanmaksızın bu fotoğrafın çekilmesini talep ettiler. Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran'a söz konusu sivil toplum girişiminin içeriği hakkında önceden bilgi verme sorumluluğumuzu yerine getirmedik. Fotoğrafta bu deklarasyonu göstermek de bizim hatamızdı. Bakan Yardımcısı Kıran'dan ve kamuoyundan ortaya çıkabilecek herhangi bir yanlış anlama için özür diliyoruz" 

Başka bir deyişle, Bakan Yardımcısı Kıran anlaşmanın detaylarından haberdar değildir ve bütün olupbitenler onunla hiçbir ilgisi yoktur.

Bu tuhaf açıklama, tanınmış  Türk diplomat Yavuz Selim Kran'ın, bir Türk ve Siyonist yetkili ile birlikte ortak deklarosyonla ilgili yapılan fotoğraf çekiminde anlaşmaya varıldığını yansıtan poz vermesinden sonra geldi.

Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi TASC'ın girişimi nabız tutmak amacıyla yapılmış olabilir. Belki de Türk Dışişleri, Siyonist Rejim’le sağlanan anlaşmaya verilen tepkileri öğrenmek istemiştir. Büyük ihtimalle yaşanan olaylardan ve anlaşmadan çekilmeden sonra Siyonist İsrail ile normalleşme süreci daha yavaş ve temkinli biçimde yürütülecektir.

En Çok Okunan Türkiye Haberler
En Önemli Türkiye Haberler
En Çok Okunan Haberler