Bağdat Yeşil Bölgesi Olaylarından Sonra Irak'ın Karşılaştığı Etkiler Ve Zorluklar


Bağdat Yeşil Bölgesi Olaylarından Sonra Irak'ın Karşılaştığı Etkiler Ve Zorluklar

Irak siyasi sisteminin geleceği için Şiilerin Koordinasyon Çerçevesi'nin yanı sıra Teşriniler ve Sadrlılar arasındaki birlik eksikliğinin Sadr hareketi taraftarları arasındaki bu yenilgi duygusunu ortadan kaldırması ve onları en kısa sürede kabine oluşumu konusuna geri döndürmesi gerekmektedir.

Tesnim Haber Ajansı- Bağdat'ın Yeşil Bölgesi'ndeki olaylar iç, uluslararası ve bölgesel arabuluculuklarla ve Mukteda Sadr'ın konuşmasının sonunda hareketinin destekçilerinden Bağdat'ın Yeşil Bölgesi'ni terk etmeye yönelik isteğiyle son bulmasına rağmen aşağıdaki yazıda değineceğimiz gibi orta ve uzun vadede Irak'ın siyasi durumu için kendine ait etkileri ve sonuçları vardı.
Irak'ın siyasi mekanizmasında yeni bir bidat
Geçmişte Irak siyasi sistemindeki bidatlerden biri bugüne kadar bile hâlâ sorun yaratıcı bir yorum olan "daha büyük fraksiyon" kavramının hukuksal yorumuydu. Kısaca anlatmak istersek, hikâye şu ki, daha büyük fraksiyon başbakanı seçip kabineyi oluşturmak için istişareler gerçekleştirmeli. Ancak, 2010 yılında, Federal Mahkeme, daha büyük fraksiyonu "parlamento oturumunda oluşan ve varlığını ilan eden" fraksiyon olarak ilan etti, hâlbuki doğal olarak daha büyük fraksiyon seçimlerde birinciliği kazanan fraksiyondur
Ancak Irak siyasetinde meydana gelen yeni bidat, iktidarın ağırlık ve seçim başarılarına göre değil tarihsel ve toplumsal ağırlık temelinde dağıtılmasıdır. Bu bidat ilk kez el-Attar el-Tensiki tarafından 2021 seçimlerinde önemli sonuçlar elde edemeyen bazı eski partilere bakanlıklar verilmesi talebiyle oluşturulmuş ve bu konu o dönemde Sadrlıların muhalefetiyle karşı karşıya kaldı. Ancak Sadrlıların meclisten geri çekilmesinden sonra el-Attar el-Tensiki, kendi partileri arasında görevleri paylaştı ve burada artık seçim ve parlamento ağırlığına sahip olmayan Sadrlılar, kendi sosyal ve tarihsel temellerini kullandılar ve ondan sonra son gelişmeler yaşandı.
Gelecekte görevleri bölmek için böyle bir temelin bir sorun hâline gelmesi olanaksız değildir, çünkü yeni partiler seçimlerde daha fazla sandalye kazanırsa, eski partiler kendi tarihsel ve toplumsal ağırlıklarına dayanarak onların katılmasını kabul etmeyi reddedecektir. Kaldı ki böyle bir mesele klasik partiler arasında probleme de neden olacaktır, çünkü eski bir parti önemli bir sonuç alamazsa Irak siyasi sistemindeki hazır bulunma geçmişi nedeniyle yine de postlar talep edecektir!
Son gelişmelerde kazanan en önemli siyasi aktörler
Bu konuyla ilgili olarak siyasi ve seçim geleceği açısından, kazanan unvanını kastettiğimizi ilk başta belirtmeliyiz ve elbette bu konu bu kazananların gelecekte kazandıkları kazanımları olası hatalar yüzünden kaybedebilecekleri ihtimalini ortadan kaldırmak anlamına gelmemektedir.
Bu bağlamda en önemli kazananlar Şeyh Kays el-Hazali ve Nuri el-Maliki'ydi. Tabii burada şunu da belirtmek gerekir ki burada ölçüt bu ülkenin genel Şiilerinden değil Irak'taki direniş ekseninin destekçilerinin toplumsal üssünden olabilecek en fazla oyu alabilmektir.
Genel olarak, Irak'ta bu eksenin taraftarlarının çoğunluğunun Sadr hareketine bağlı politikacılarla etkileşimdeki zayıflıkları nedeniyle siyasi liderlerinin çoğunu her zaman eleştirdiklerini belirtmeliyiz ve esasen Kanun Devleti Koalisyonu'nun son seçimlerdeki oylarında göze çarpan artışın ve direniş ekseni taraftarlarının toplumsal üssünden en fazla oyu kazanmasının nedenlerinden biri, el-Kazımi devleti ve Sadr Hareketi'ne bağlı siyasetçilerin bu etkileşim tarzıydı. Başka bir deyişle, örneğin Kanun Devleti Koalisyonu, temelde El-Kazımi hükûmeti için yapılan oylama oturumunu boykot etmişti. Ayrıca Kanun Devleti üyeleri, Sadr hareketinin politikacılarına karşı siyasi çekişmelerde Irak'taki direniş ekseni toplumsal üssünün bir bölümüne göre, her zaman iktidar konumundan girerdi.

En Çok Okunan Analiz/Makale Haberler
En Önemli Analiz/Makale Haberler
En Çok Okunan Haberler