İran-Rusya Yakınlaşmasının Başlıca Nedenleri


İran-Rusya Yakınlaşmasının Başlıca Nedenleri

İran gibi yaptırımlara maruz kalan Rusya, Tahran’la ilişkileri geliştirme konusunda rahatça hareket ediyor.

Tesnim Haber Ajansı- Tahran-Moskova ilişkileri son yıllarda Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik askeri harekâtının başlamasının ardından uygulanan Batı yaptırımları ve Rusya ile Batı arasında tırmanan gerilim nedeniyle büyük ölçüde değişti. Bu gelişmeler Tahran ile Moskova arasında daha yakın ilişkiler oluşturulması için ciddi bir motivasyon yarattı. Uzmanlar, Rusya ve İran'ın yıllar içerisinde Batı güçlerine karşı bir ortaklık kurduğuna inanıyor. Rusya, ABD'nin rolünün azaltıldığı çok kutuplu bir dünya düzeni konusunda İran ile aynı görüşe sahip.

Görünüşe bakılırsa İran ile Rusya arasındaki ilişkilerin uluslararası diplomaside ortak yaklaşımlarına dayandığı anlaşılıyor. İki ülke çok kutuplu bir dünya düzeni kurmak ve sürdürmek istiyor. Moskova yönetimi bu hedefi daha çok küresel düzeyde görürken, Tahran bu düzenin daha çok kendi yakın bölgesinde uygulanmasına odaklanmaktadır. Rusya, ticaret, enerji ve güvenlik de dahil olmak üzere ikili, bölgesel ve uluslararası konularda İran'la işbirliğine hazır durumda. Birçok alanda ortak hedefi olan iki ülkenin işbirliği umut verici görünmesine rağmen, ilişkilerdeki olumsuz konuları önlemek için her iki tarafın da tedbirli stratejilere ihtiyacı var.

Şu anda Rusya ve İran benzer bir durumda. ABD ile Avrupalı müttefikleri iki ülkeye yaptırım uygulayarak ekonomik krize sürüklemek ve izole etmek istiyor. Her ikisinde de yaptırım uygulayan ABD'ye karşı yoğun bir düşmanlık duygusu var ve bu onların dünya görüşünü şekillendiriyor. İran da Rusya gibi ABD'nin dünya düzenindeki egemenliğini reddetmekte ve kendi bölgesinde ABD’nin etkisini azaltmaya çalışmaktadır. Moskova ve Tahran mevcut dünya düzenine karşı ortak bir vizona sahiptir. Böyle bir durumda İran ve Rusya, Doğu’ya Bakış Politikası çerçevesinde, ABD’nin planlarına boyun eğmemiş ülkelerle ilişkilerini güçlendirmeye çalışmaktadır. Bu, Rusya ile İran'ı yalnızlaştırmaya ve yeni bir dünya düzeninin oluşmasını engellemeye çalışan Batı yaptırımlarının etkisini azaltmaya yönelik atılan bir hamledir.

İran’da Reisi hükümetinin Doğu'ya Bakış politikasında, özellikle Rusya gibi komşusu yer alıyor. Öte yandan küresel çapta Rusya'ya yönelik kısıtlamalar var ve bu durum Rusya'nın güney komşusuna daha fazla ilgi göstermesine neden oldu. Ayrıca Batı'nın İran'a uyguladığı yaptırımlar da göz önünde bulundurulduğunda İran gibi yaptırımlara maruz kalan Rusya, Tahran’la ilişkileri geliştirme konusunda rahatça hareket ediyor.

Duruma Moskova açısından bakacak olursak, Rusya-İran yakınlaşmasının önemli faktörlerinden biri de Ukrayna savaşı olduğu anlaşılır. Her şeyi altüst eden Ukrayna savaşı Rusya’yı, İran'ı askeri teçhizat satışı için yabancı ortaklarından biri olarak değerlendirmesine zorladı ve ağır ekonomik yaptırımlara maruz kalan Moskova Tahran’ı kurtuluş yolu olarak görmeye başladı. Bu ortaklık tam teşekküllü bir ittifak düzeyinde kalsa bile ABD ve Batı'dan gelen askeri ve siyasi tehditler, diplomatik istişarelerin sürdürülmesini ve askeri işbirliğini etkileyebilir.

Son dönemde Moskova ile Tahran arasındaki karşılıklı temaslar arttı. Ekonomik ve ticaret alanı başta olmak üzere çeşitli alanlardaki görüşmeler hızlandı. Buşehr nükleer santrali ve Hürmüzgan eyaletindeki Sirik termik santralinde yeni projeler için hazırlıklar sürüyor. Rus Gazprom şirketi ile imzalanan 40 milyar dolarlık anlaşma, Kiş, Kuzey Pars, Güney Pars enerji sahalarının geliştirilmesini öngören anlaşmalar, doğalgaz takasına ilişkin anlaşma, ticarette ürün takası uygulaması, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) projeleri, gaz ihraç boru hatlarının inşaatı, bilimsel ve teknolojik işbirliği, Rusya ile sağlanan en önemli mutabakatlardır.

İki ülke arasında makine mühendisliği ve uçak imalatı alanlarında da ortak çalışmaların yürütülmesi gündemdedir, ayrıca otomotiv sanayi, gemi yapımı, demiryolu taşımacılığı, tarım, elektrik mühendisliği ve tıbbi ilaç sektörlerinde işbirliği imkanları değerlendirilmektedir. Rusya’nın çeşitli bölgeleri ile İran eyaletleri arasındaki doğrudan ticaret aktif olarak gelişmektedir. Moskova ve Tahran, Batı yaptırımları karşısında işbirliğini daha fazla artırmak amacıyla bankacılık sistemlerini birbirine bağlama yönünde önemli bir adım atmıştır.

Elbette ki şu anda İran, Rus piyasasından çıkarılan ileri teknolojiye sahip Batı’nın yerini dolduramaz. Fakat Rusya, paralel ticaret ile Batı yaptırımlarını delme konusunda büyük deneyimler kazanan İran’dan yaralanabilir. İran'ın ekonomik aktivistleri için Rusya ile ilgili altın fırsat, Rusya pazarından Avrupalı ve Amerikalı şirketlerin göç dalgasının başlamasıyla oluştu ve bu tarihten itibaren Rusya pazarı İran dahil dost ülkelere açıldı. Böylece bazı batılı ülkelerin Rusya'dan çekilmesiyle İran şirketleri Rusya pazarında iyi bir alternatif haline geldi. Avrupalı ve Amerikalı şirketlerin Rusya piyasasından göç dalgasının başlamasıyla İranlı ihracatçılara altın fırsat oluştu ve Rusya pazarı İran dahil dost ülkelere açıldı. Batılı firmaların Rusya'dan çekilmesiyle birlikte İran şirketleri Rusya’daki faaliyetlerini hızlandırdı.
Batı pazarlarının ve Avrupa'daki lojistik hatlarının Rusya’ya kapanması, İran’ı uluslararası taşımacılıkta cazip bir lojistik üssü haline getirdi. Şu anda Hindistan'ı, İran üzerinden Rusya'ya bağlayacak Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru ile ilgili projeler devam ediyor. Rusya, İran'ın uluslararası siyasi ve ekonomik izolasyondan çıkmasına aktif olarak katkı sağlıyor. İran'ın Şangay İşbirliği Örgütü'ne (ŞİÖ) tam üye olarak girmesini destekleyen Moskova, İran'ın BRICS'e katılmasını istiyor. İran ile Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) arasındaki serbest ticaret anlaşması da son aşamadadır.

Aslında İran, petrol ve gaz endüstrisine uygulandığı yaptırımlar döneminde Ukrayna savaşı sonrası ve ağır Batı yaptırımlarıyla uğraşan Rusya’dan daha fazla yatırım çekmeyi amaçlıyor. Böylece İran yabancı sermaye eksikliği ve enerji sektöründeki gerilemeyi kısmen telafi edebilir.
Rusya piyasasındaki diğer rakiplerin gücüne ve Ukrayna'daki savaşın sona erme ihtimaline dikkat çeken uzmanlar İran’ın bu durumdan bir an önce faydalanması gerektiğine inanıyor. Onlar aynı zamanda ülke eyaletlerinin Rusya ile doğrudan ilişki kurması gerektiğine vurgu yapıyor.

Rusya-İran ilişkilerinin geliştirilmesi gündemde yer alıyor,  fakat bunun avantajlarına rağmen, iki ülke arasındaki ilişkilerin önünde birçok engel olduğu da bir gerçektir. "Döviz kuru dalgalanmaları", "İhracat yasalarının istikrarsızlığı" ve "Lojistik altyapı eksikliği" iki ülkenin ekonomik ve ticari ilişkilerinin önündeki üç temel engel olarak gösteriliyor.
Ürün fiyatlandırma sürecini etkileyen döviz kuru dalgalanmaları, İran ürünlerinin bölgesel rakiplerle rekabet gücünü sınırlamaktadır. İhracat yasalarının istikrarsızlığı, Rusların İran pazarına güvenini yok eder. Dışişleri Bakanlığının ekonomik diplomasinin etkin olmaması, hedef pazarlarda faaliyet gösteren iş adamlarına Dışişleri Bakanlığı tarafından gerekli desteğin verilmemesi, dış ticaret için izin alma sürecinin uzun sürmesi, ihracat odaklı üretime önem verilmemesi, ihracatçılara gerekli desteğin verilmemesi ve çeşitli nedenlerle destek paketlerinin iptal edilmesi İran ile Rusya arasındaki ticaretin gelişmesinin önündeki diğer iç engellerdir. Bu durumda, ülkede uygulanan internet kısıtlaması da  iki ülke arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemiştir.

Moskova ve Tahran, karşılıklı ilişkilerin önünde bazı engeller olduğunu ve rekabetlerini tamamen ortadan kaldırmak yerine yalnızca azaltabileceğini kabul etseler de, daha büyük hedeflerine ulaşmak için birbirlerine ihtiyaç duyuyorlar. Bu anlayış ise ilişkiyi derin ve uzun süreli, istikrarlı ve hatta kısmen başarılı kılabilir.

En Çok Okunan İran Haberler
En Önemli İran Haberler
En Çok Okunan Haberler