Savunma Bakanlığı Sözcüsü: Ortadoğu'da İran Olmadan Hiçbir Denklem Düzenlenemez
İran İslam Cumhuriyeti Savunma ve Destek Bakanlığı Sözcüsü şunları söyledi: Şu ana kadar yüzden fazla komplo ve kriz meydana geldi ama düşmanlar da Ortadoğu'da İran İslam Cumhuriyeti olmadan hiçbir denklemin düzenlenemeyeceğine inanıyor.
Tesnim Haber Ajansı- İran İslam Cumhuriyeti Savunma ve Destek Bakanlığı Sözcüsü Rıza Talai Nik, pazartesi gecesi Pakdasht Belediyesi yardımcılarını anma töreninde hükümetin siyasi entegrasyon ve düzen konusundaki son eylemlerine atıfta bulundu ve şunları söyledi: 13. Hükümetin başlamasıyla birlikte önceki hükümetin yarattığı boşluklar düzenlendi cihatçı ve devrimci faaliyetlerle halkla memurlar arasında yaratılan mesafe azaldı. Böylece düşmanların yüzlerce fitne okundan bir ok daha Ayetullah Reisi'nin çabalarıyla imha edildi.
Talai Nik, sözlerine şöyle devam etti: Pakdaşt halkı velayete olan bağlılığını, 8 yıllık Kutsal Savunmada 450 onurlu Şehit ve 80'den fazla Türbe Savunucu şehidi vererek kanıtlanmıştır.
Savunma ve Destek Bakanlığı Sözcüsü, Devrimin Büyük Lideri'nin ülkenin mevcut durumundaki rolüne değinerek şöyle devam etti: İmam Humeyni savunmaya ilahi bir anlam vermiş, insanların ufkunu genişletmiş ve savunmanın anlamını Hüseynî ve ilahi hale getirmiş, Allah rızası için bu vatanı ve dini savunmuş, 8 yıllık kutsal savunmada büyük öğrenciler yetiştirecek, Kutsal Savunmayı üniversiteye dönüştürmüştür.
Talai Nik, "8 yıllık kutsal savunmanın üniversiteye dönüşmesi yorumu, bu ilmî seviyeyi artırıcı etkilerinden kaynaklanmaktadır" diye açıklayarak şunları belirtti: 8 yıllık Kutsal Savunma Üniversitesi'nin en iyi mezunları şehitler, Kur'an-ı Kerim'in "ölü sanmayın, şehitler diridir" dediği şehitlerdir ve ben hayatta kalanlardan olarak bu tabiri anlamalıyım.
Savunma ve Destek Bakanlığı Sözcüsü: 8 yıl süren kutsal savunma, sonu olmayan cihat ve şehitlik kültürünün kapısını açık tuttu. İmam Humeyni de bu bakımdan şehitleri, 10'dan fazla ülkenin önünde duran, velayetin ve saf İslam'ın nimetine sahip liderler olarak değerlendirdi. 8 yıl süren savaşta görünüşte İran'a karşı bir ülke vardı ama düşmana askeri, silah ve eğitim desteği ve kimyasal silah verilmesi başka bir gerçeği söylüyordu.
Savunma ve Silahlı Kuvvetleri Destek Bakanlığı Sözcüsü: 8 yıl süren savaş sırasında Saddam'ın silahlarının yüzde 50'si eski Sovyetler Birliği'nden sağlanıyordu. Gerici hükümetlerin bölgesindeki Araplar 80 milyar dolar, Fransa yüzde 20 destek sağlarken, İtalya anti-personel mayınları ve İsviçre ise Saddam'a silah eğitimi verdi... İran ile Irak arasında askeri ve teçhizat eşitsizliği çok büyüktü. Düşman, İran'ın bölgedeki özgürlük isteyen ülkelere model olmaması için İran İslam Cumhuriyeti'nin sistemini istikrarsızlaştırmaya çalıştı.
Şehitlerin durumuna ve halkın İslam Devrimi'ne desteğine değinen sözcü, şunları hatırlattı: Şehitlerin yüzde 40'ı görevliler, yüzde 60'ı ise halktı. Bu, devrimin halkçı doğasının ve Allah'a ve İslam'ın yükselişine dayanan temelinin zorba ve sömürü ülkelerine karşı duruşunun işaretidir.
İslam Devrimi'nin zaferinin başlangıcından bu yana düşmanların komplolarına değinen sözcü, şunları kaydetti: Geçtiğimiz yıllarda şu ana kadar yüzden fazla komplo ve kriz meydana geldi. Halk meydanda lidere itaat gösterince krizler ve fitneler birlik oldu. Düşmanlar da Ortadoğu'da İslami İran olmadan hiçbir denklemin oluşmayacağını itiraf ediyor.
Talai Nik dünyadaki gelişmelere değindi ve zorba ülkelerin büyümesinin durmasına ilişkin olarak şunları söyledi: 21. yüzyılda gelişmelerin hızı ve gelişme süreci giderek azalmakta, batı düşüyor, doğu yükseliyor. Bu gelişmelerle birlikte birçok yükselen güç oluşmuş ve bu yetenek küresel gücü İran'a doğru çekmiştir. Geçmişten bu yana ekonomi ve geçim alanlarında eksiklikler vardı. Yaptırımlar aynı zamanda İran İslam Cumhuriyeti'ni de rahatsız ediyor ancak İran halkının yaptırımlara karşın 45 yıldır Devrimci çalışmaları var. Cumhurbaşkanı, Birleşmiş Milletler'de Kur'an-ı Kerim'i göstererek güçlü duruşunu ifade ediyor.
Savunma ve Silahlı Kuvvetlere Destek Bakanlığı Sözcüsü konuşmasının sonunda şunları kaydetti: Kendilerini satmış 4 paralı asker Kur'an'ı yakma eyleminde bulundu. Batılı ülkeler ise sessiz. Ancak bu Kuran yakmalar İsrail'i kurtarmanın yolu değil. Çünkü Siyonistler içeriden çöküyor, ağır krizler yaşıyor ve bu da şehitlerin kanları sayesinde oluyor.