Seyyid Hasan Nasrallah'ın Ramazan başlangıcı konuşması

Tesnim Haber Ajansı - Lübnan Hizbullahı Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, mübarek Ramazan ayının gelişi münasebetiyle dün gece Beyrut'un güney banliyölerinde yaptığı konuşmada, Gazze'deki gelişmeleri ve Siyonist düşmanla farklı cephelerdeki direnişler arasında yaşanan savaşı ele aldı. Nasrallah konuşmasında şunu vurguladı: Gazze Şeridi'ni destekleyen cepheler, mübarek Ramazan ayında meydanda olacak.

Seyyid Hasan Nasrallah konuşmasının başında mübarek Ramazan ayının gelişini tebrik etti veşunları dedi: Gazze'ye destek sadece maddi ve askeri destekle sınırlı değildir. Özellikle küresel sessizliğin gölgesinde düşmanın Gazze halkına karşı işlediği menfur suçlara tanık olduğumuz bu günlerde Filistin halkına dua yoluyla da destek olabiliriz.

Nasrallah: ‘Gençlerin cihada olan ilgisi iman kültüründen ve Kur'an'dan kaynaklanmaktadır ve bunu şehitlik sevgisinde ve yayınlanan vasiyetlerinde de görüyoruz. Şehitler bu dünyadan ahirete girdiklerinde çok mutlu ve hoşnut bir şekilde Allah'la buluşurlar zira şehitlik mutluluk kaynaklarından biridir' ifadelerini kullandı.

Gazze halkının direnişi ve kararlılığı mucize gibidir

Hizbullah Genel Sekreteri ayrıca şehit ailelerine ve onların kararlı hoşgörüsüne değindi: Şehit aileleri arasında huzuru, memnuniyeti ve gururu görüyoruz ve bunu Gazze'de, Batı Şeria'da, Lübnan'da, Irak'ta her gün görüyoruz. Şu anda İslam ümmetimizin karşı karşıya olduğu en büyük acılardan biri de işgal altındaki Filistin'de büyük şeytanların ve bu gaspçı rejimin varlığıdır.

Seyyid Hasan Nasrallah şunları söyledi: Bu arada bizim sorumluluğumuz da bu rejime karşı durmaktır ve sabırlı da olmalıyız çünkü bu imtihanda canımızı, malımızı feda etmek zorundayız. Bugün, gaspçı düşmanla savaşın altıncı ayına girmiş bulunmaktayız ve Gazze'deki Filistin direnişi ise hâlâ düşmana karşı cesurca ayakta duruyor ve Gazze halkının gösterdiği metanet ve direniş mucize gibidir.

O şöyle devam etti: Mücahitlerden ve Gazze halkından gördüğümüz bu sabır hayret vericidir ve birçokları için bu sabrın ve hoşgörünün sebebinin ne olduğu sorgulanabilir. Bu kadar sabır ve metanetin sebebinin Kuran öğretisi olduğunu söylüyoruz.

Netanyahu Refah'a girse de girmese de savaşı kaybetti

Bu büyük direniş lideri, konuşmasının devamında Aksa Tufanı savaşının sonuçlarına dikkat çekerek şunları söyledi: Operasyon, gaspçı Siyonist rejimin bölgedeki varlığına ve geleceğine büyük zarar veren büyük ve stratejik kazanımların gerçekleşmesini sağlamıştır. İşgalci rejimin Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Refah'a girmezse savaşı kaybettiğini söylediğini duyduk.

Seyyid Hasan Nasrallah şunları ekledi: Netanyahu'ya Refah'a giderseniz de savaşı kaybedersiniz diyorum. Netanyahu aradan geçen 6 ayın ardından açıkladığı hiçbir hedefinde zafer resmine bile ulaşamadı. Sonuç olarak Amerikalılar ve Avrupalılar İsraillilere Gazze'deki direnişi yok edemeyeceklerini söylüyorlar.

O, Siyonist rejim, ABD ve Batı'nın direnişe karşı başlattığı medya kampanyalarına ve maalesef arap ülkelerinin de onlarla işbirliği yaptığı psikolojik savaşa dikkat çekti ve şunları dedi: Bazı Arap uydu ağları, büyük çabalara rağmen Gazze halkının konumunu ve iradesini etkileyemedi.

Filistin direnişinin müzakerelerdeki konumu akıllıca ve mantıklıdır

Seyyid Hasan Nasrallah, geçtiğimiz günlerde Kahire'de yürütülen Gazze ateşkes görüşmelerine ilişkin de şunları söyledi: Düşmanın yenilgisinin bir diğer işareti de Hamas'ın Filistin direnişi ve tüm direniş ekseni adına müzakerelere devam etmesidir ve hiçbir zaman zayıf bir konumda olmadı ve düşmana şartlar koyan taraf oldu. Direnişin tutumu akılcı, mantıklı ve şeri bir tutumdur ve Gazze'ye yönelik saldırının durdurulması gerektiğini vurgulamaktadır.

Hizbullah Genel Sekreteri şunları söyledi: Direnişin Gazze'ye yönelik saldırının durdurulması gerektiğini vurgulayan tutumu yüzde 100 doğru, onurlu, ahlaki ve insani bir tutumdur ve hepimiz bunun arkasında durmalıyız. Bugün mesele sadece birkaç günlük ateşkes sağlamak değil, düşmanın Filistin halkına yönelik suçlarının, cinayetlerinin ve saldırılarının kalıcı olarak sona ermesi gerekiyor.

Seyyid Hasan Nasrallah şöyle devam etti: Cephemiz (Güney Lübnan) Filistin direnişinin ve Hamas'ın liderliğinin yanında kalacaktır ve Filistin direnişinin müzakerelerde belirlediği koşullar kesinlikle doğrudur. Ne kadar uzun sürerse sürsün, ne kadar fedakârlık gerekirse gereksin, Gazze'ye destek olmaya devam edeceğiz.

Biden İsrail'e silah göndermeyi bırakırsa Gazze'deki savaş da duracak

Amerikalıların, aralarında Netanyahu'nun da bulunduğu Siyonist liderlerle görüş ayrılıkları konusunda başlattığı ve Amerikan hükümetinin İsrail'in saldırganlığını kontrol edemediğini söyledikleri propaganda manevralarına ilişkin şunları belirtti: ABD Başkanı Joe Biden'ın Gazze'ye karşı savaşı durduramayacağına kim inanıyor? Biden İsrail'e silah göndermeyi bıraksaydı bu savaş dururdu.

Seyyid Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti: Biden, Gazze'ye havadan yiyecek bırakarak dünyayı kandırmak istiyor ama bu mevcut ABD hükümetinin aptal bir hükümet olduğunu kanıtlıyor.

Nasrallah ayrıca Yemen cephesine ve Yemenlilerin Gazze halkına verdiği desteğe de değindi: ABD ve İngiltere'nin Yemen'e karşı 24 saat süren saldırganlığı, Yemenli savaşçıları İsrail gemilerini hedef almaktan caydıramadı.

İsrail ordusu verdiği kayıpların gerçek istatistiklerini gizliyor

Seyyid Nasrallah, Lübnan direnişinin saldırıları sonucu işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesinin felç olduğuna değindi ve şunu söyledi: Son haftalarda direniş operasyonlarının yoğunlaşması nedeniyle düşmanın pasifliğinin ve Siyonist yerleşimcilerin öfkesinin arttığını görüyoruz.

Hizbullah Genel Sekreteri, İmam Musa Sadr'ın 1975'te Filistin ile ilgili konuşmasına işaret etti ve şunları dedi: İmam Musa Sadr, 1975 yılında yaptığı bir konuşmasında Filistin milletine yapacaklarını Aşura'ya benzetmiş ve Kudüs yolunda şehitliğe hazır olduğunu ilan etmişti. Bugün Lübnan'da Lübnan direnişinin operasyonlarının Gazze'ye faydası olmayacağını söyleyen tanınmış kesimler var. Bu grupların söyledikleri sözler yanıltıcı ve aldatıcıdır. Özellikle bu savaş sırasında Siyonist yetkililerin işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesine ilişkin sözlerine kulak vermelerini diliyorum. Tüm İsrailliler, bu rejimin ordusunun Hizbullah savaşçılarıyla olan savaşta gerçek mali ve insani kayıplarını gizlediğini biliyor ve Siyonist ordusunun askerlerine, tanklarına ve teçhizatına yönelik saldırılarımız hakkında çok sayıda belge hazırladık.

Hizbullah Genel Sekreteri şöyle devam etti: Savaş Bakanı Yoav Galant ve işgalci ordunun Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, İsrail güçlerinin Gazze ve Kuzey Cephelerinde ağır bedeller ödediğini defalarca itiraf etti. Ölen Siyonistlerin sayısı İsrail ordusunun açıkladığından çok daha fazla.

Direnişin bu büyük lideri, Siyonistler arasındaki mevcut görüş ayrılıklarını ve ‘Haredilerin’ (aşırı Yahudiler) İsrail ordusunda bulunma çağrısı sonrasında yarattığı gerilimi devam ettirdi. söz konusu:  Düşman ordusunun, görevinin yalnızca Tevrat okumak olduğunu düşünen Haredileri cezbetmek için yaptığı çağrılar bu ordunun asker ve subay sayısında sorunlarla karşılaştığını gösteriyor.

Siyonist ordu 14.500 asker toplayıp Haredileri de orduya katmak istiyor. Direniş her gün şehitlerinin isimlerini gururla anıp törenler düzenlerken, düşman ölü sayısını saklıyor ve ölü açıklanmasının bu orduyu nasıl etkileyeceğini biliyor.

Hizbullah'ın caydırıcılığı işgalcilerin Lübnan'a saldırmasını engelliyor

Nasrallah şöyle devam etti: Lübnan'ın güneyindeki ekonomik kayıplar, Siyonistlerin işgal altındaki Filistin'deki büyük kayıplarıyla karşılaştırılamaz. Herkes direnişin Lübnan’ın güneyinde ne yaptığını değerlendirmek, direnişin caydırıcılığının düşmanın Lübnan'a saldırmasını nasıl engellediğini görmek istiyor.

Seyyid Hasan Nasrallah şunları vurguladı: Gazze hala dimdik ayakta ve direniyor, Lübnan ve Irak'ın güney cephesi ve tüm direniş grupları da düşmana karşı açık. Sonuçta zafer sabırlı olanlarındır ve Siyonistlerin ordusunda ve toplumunda yorgunluk belirtileri görüyoruz. Hepimizin görevi ve sorumluluğu ayakta durmak, direnmektir. Direniş ekseni güçlü, düşman ise zayıf konumdadır.

Son olarak Hizbullah Genel Sekreteri, Gazze'yi desteklemek için ABD'nin yanı sıra dünya çapında gösteriler düzenleyen tüm özgür ruhlu insanlara teşekkür etti. Biden'a karşı baskının devam etmesi ve İsrail'in saldırganlığına karşı çıkılması çağrısında bulundu ve bu baskıların (Filistin halkına yönelik saldırganlığın durdurulması için) bir umut penceresi açabileceğini ilan etti.